Bize Said b. Ufeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Peygamber'in (sav) eşi Âişe şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) güneş tutulduğunda namaz kıldırmıştı. Ayağa kalktı, "Allâhu Ekber" diye tekbir getirdi ve uzun uzun okudu. Sonra uzun bir rükû yaptı. Sonra başını rükûdan kaldırdı ve "Semiallâhu limen hamideh" dedi. Ve yine olduğu gibi ayakta dikildi. Sonra uzun bir okuma yaptı. Bu kıraati birinci kıraatinden daha az sürdü. Sonra yine uzun bir rükû yaptı ama bu da ilk rükûdan daha kısaydı. Sonra uzun bir secde yaptı. Bundan sonra sonuncu, yani ikinci rekatta da ilk rekatı kıldığı gibi kıldı. Sonra selam verip namazdan çıktı zaten güneş de açılmıştı. Ardından insanlara bir hutbe verdi ve güneş ile ay tutulmaları hususunda: "Şüphesiz güneş ve ay Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Bunlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatı sebebiyle
tutulmaz. Sizler bunların tutulduğunu gördüğünüz zaman hemen namaza sığının" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7661, B001047
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عُفَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ حَدَّثَنِى عُقَيْلٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ . أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلَّى يَوْمَ خَسَفَتِ الشَّمْسُ ، فَقَامَ فَكَبَّرَ ، فَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ ، فَقَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . وَقَامَ كَمَا هُوَ ، ثُمَّ قَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، وَهْىَ أَدْنَى مِنَ الْقِرَاءَةِ الأُولَى ، ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، وَهْىَ أَدْنَى مِنَ الرَّكْعَةِ الأُولَى ، ثُمَّ سَجَدَ سُجُودًا طَوِيلاً ، ثُمَّ فَعَلَ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِثْلَ ذَلِكَ ، ثُمَّ سَلَّمَ وَقَدْ تَجَلَّتِ الشَّمْسُ ، فَخَطَبَ النَّاسَ ، فَقَالَ فِى كُسُوفِ الشَّمْسِ وَالْقَمَرِ « إِنَّهُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَافْزَعُوا إِلَى الصَّلاَةِ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Ufeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Peygamber'in (sav) eşi Âişe şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) güneş tutulduğunda namaz kıldırmıştı. Ayağa kalktı, "Allâhu Ekber" diye tekbir getirdi ve uzun uzun okudu. Sonra uzun bir rükû yaptı. Sonra başını rükûdan kaldırdı ve "Semiallâhu limen hamideh" dedi. Ve yine olduğu gibi ayakta dikildi. Sonra uzun bir okuma yaptı. Bu kıraati birinci kıraatinden daha az sürdü. Sonra yine uzun bir rükû yaptı ama bu da ilk rükûdan daha kısaydı. Sonra uzun bir secde yaptı. Bundan sonra sonuncu, yani ikinci rekatta da ilk rekatı kıldığı gibi kıldı. Sonra selam verip namazdan çıktı zaten güneş de açılmıştı. Ardından insanlara bir hutbe verdi ve güneş ile ay tutulmaları hususunda: "Şüphesiz güneş ve ay Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Bunlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatı sebebiyle
tutulmaz. Sizler bunların tutulduğunu gördüğünüz zaman hemen namaza sığının" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 5, 1/396
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Osman Said b. Ufeyr el-Ensari (Said b. Kesir b. Ufeyr b. Müslim)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Namaz, Kusûf namazı
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ قَالَ حَدَّثَنَا خَالِدٌ عَنْ يُونُسَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ قَالَ كُنَّا عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَانْكَسَفَتِ الشَّمْسُ ، فَقَامَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَجُرُّ رِدَاءَهُ حَتَّى دَخَلَ الْمَسْجِدَ ، فَدَخَلْنَا فَصَلَّى بِنَا رَكْعَتَيْنِ ، حَتَّى انْجَلَتِ الشَّمْسُ فَقَالَ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ لاَ يَنْكَسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَصَلُّوا ، وَادْعُوا ، حَتَّى يُكْشَفَ مَا بِكُمْ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7647, B001040
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ قَالَ حَدَّثَنَا خَالِدٌ عَنْ يُونُسَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ قَالَ كُنَّا عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَانْكَسَفَتِ الشَّمْسُ ، فَقَامَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَجُرُّ رِدَاءَهُ حَتَّى دَخَلَ الْمَسْجِدَ ، فَدَخَلْنَا فَصَلَّى بِنَا رَكْعَتَيْنِ ، حَتَّى انْجَلَتِ الشَّمْسُ فَقَالَ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ لاَ يَنْكَسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَصَلُّوا ، وَادْعُوا ، حَتَّى يُكْشَفَ مَا بِكُمْ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn, ona Halid, ona Yunus, ona Hasan, ona da Ebu Bekre şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah'ın (sav) huzurunda idik de güneş tutuluverdi. Nebî (sav) de kalkıp elbisesini sürüyerek mescide girdi. Biz de girdik. Güneş tutulması geçene dek bize iki rekat namaz kıldırdı. [Sonrasında] "Güneş ve ay birinin ölümü sebebiyle tutulmaz. Onların tutulduğunu gördüğünüzde tutulma geçene dek namaz kılıp dua edin!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 1, 1/395
Senetler:
1. Ebu Bekre Nüfey' b. Mesruh es-Sekafî (Nüfey' b. Haris b. Kelde)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Ebu Abdullah Yunus b. Ubeyd el-Abdî (Yunus b. Ubeyd b. Dinar)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. Ebu Osman Amr b. Avn es-Sülemî (Amr b. Avn b. Evs b. Ca'd)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Doğa Tasavvuru, Tabiat hadiseleri karşısında gösterilen tavır
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7649, B001041
Hadis:
حَدَّثَنَا شِهَابُ بْنُ عَبَّادٍ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ حُمَيْدٍ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ يَقُولُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ لاَ يَنْكَسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ مِنَ النَّاسِ ، وَلَكِنَّهُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَقُومُوا فَصَلُّوا » .
Tercemesi:
Bize Şihâb b. Abbad, ona İbrahim b. Humeyd, ona İsmail, ona Kays, ona da Ebu Mesud, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Güneş ve ay insanlardan birinin ölümü sebebiyle tutulmaz. Ancak onlar Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. [İşte bundan dolayı] onları [tutulmuş vaziyette] gördüğünüzde kalkıp namaza durun."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 1, 1/395
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu İshak İbrahim b. Humeyd er-Ruasî (İbrahim b. Humeyd b. Abdurrahman)
5. Ebu Ömer Şihab b. Abbad el-Abdî (Şihab b. Abbad)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Doğa Tasavvuru, Tabiat hadiseleri karşısında gösterilen tavır
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7653, B001042
Hadis:
حَدَّثَنَا أَصْبَغُ قَالَ أَخْبَرَنِى ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَمْرٌو عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ حَدَّثَهُ عَنْ أَبِيهِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ كَانَ يُخْبِرُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، وَلَكِنَّهُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهَا فَصَلُّوا » .
Tercemesi:
Bize Esbağ, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Abdurrahman b. Kasım, ona babası (Kasım b. Muhammed), ona da İbn Ömer (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Güneş ile ay insanlardan birinin ölümü ve hayatı için tutulmaz. Ancak onlar Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. [İşte bundan dolayı] onları [tutulmuş vaziyette] gördüğünüzde [hemen] namaza durun."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 1, 1/395
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Kasım et-Teymî (Abdurrahman b. Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir Sıddîk)
4. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Abdullah Esbağ b. Ferec el-Ümevî (Esbağ b. Ferec b. Said b. Nafi)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Doğa Tasavvuru, Tabiat hadiseleri karşısında gösterilen tavır
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7657, B001045
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ قَالَ أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ صَالِحٍ قَالَ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ سَلاَّمِ بْنِ أَبِى سَلاَّمٍ الْحَبَشِىُّ الدِّمَشْقِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ قَالَ أَخْبَرَنِى أَبُو سَلَمَةَ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ الزُّهْرِىُّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو - رضى الله عنهما - قَالَ لَمَّا كَسَفَتِ الشَّمْسُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نُودِىَ إِنَّ الصَّلاَةَ جَامِعَةٌ .
Tercemesi:
Bize İshak, ona Yahya b. Salih, ona Muaviye b. Sellam b. Ebu Sellam el-Habeşî ed-Dımeşkî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf ez-Zührî, ona da Abdullah b. Amr (ra) şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) zamanında güneş tutulduğu vakit "İnne's-salâte câmiatun (Namaz toplayıcıdır)" diye nida edildi, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 3, 1/396
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Ebu Sellam Muaviye b. Sellam el-Habeşî (Muaviye b. Sellam b. Mamtur)
5. Yahya b. Salih el-Vuhâzi (Yahya b. Salih)
6. İshak b. Mansur el-Kevsec (İshak b. Mansur b. Behram)
Konular:
Namaz, Kusûf namazı
Namaz, nafile ibadet, cemaatle
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7656, B001044
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ عَنْ مَالِكٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا قَالَتْ خَسَفَتِ الشَّمْسُ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالنَّاسِ ، فَقَامَ فَأَطَالَ الْقِيَامَ ، ثُمَّ رَكَعَ فَأَطَالَ الرُّكُوعَ ، ثُمَّ قَامَ فَأَطَالَ الْقِيَامَ وَهْوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ، ثُمَّ رَكَعَ فَأَطَالَ الرُّكُوعَ ، وَهْوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ، ثُمَّ سَجَدَ فَأَطَالَ السُّجُودَ ، ثُمَّ فَعَلَ فِى الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ مِثْلَ مَا فَعَلَ فِى الأُولَى ، ثُمَّ انْصَرَفَ وَقَدِ انْجَلَتِ الشَّمْسُ ، فَخَطَبَ النَّاسَ ، فَحَمِدَ اللَّهَ ، وَأَثْنَى عَلَيْهِ ثُمَّ قَالَ « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَنْخَسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمْ ذَلِكَ فَادْعُوا اللَّهَ وَكَبِّرُوا ، وَصَلُّوا وَتَصَدَّقُوا » . ثُمَّ قَالَ « يَا أُمَّةَ مُحَمَّدٍ ، وَاللَّهِ مَا مِنْ أَحَدٍ أَغْيَرُ مِنَ اللَّهِ أَنْ يَزْنِىَ عَبْدُهُ أَوْ تَزْنِىَ أَمَتُهُ ، يَا أُمَّةَ مُحَمَّدٍ ، وَاللَّهِ لَوْ تَعْلَمُونَ مَا أَعْلَمُ لَضَحِكْتُمْ قَلِيلاً وَلَبَكَيْتُمْ كَثِيرًا » .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) zamanında güneş tutulmuştu. Rasulullah (sav) de insanlara namaz kıldırdı. O, Namaza durdu ve kıyamı uzattı. Sonra rükû yaptı ve bunu uzattı. Sonra rukûdan kalktı ve kıyamı yine uzattı ama bu ilk kıyamı kadar uzun değildi. Sonra yine rukûya gitti ve bunu uzattı ama ilkinden kısa sürdü. Sonra secde etti ve secdesini uzattı.
Sonra ikinci rekatı da ilk rekat gibi kıldı. Güneş açıldığında ise namazı tamamladı. Ardından insanlara hutbe verdi verdi Allah'a hamd ve sena ederek başladı sonra da: "Şüphesiz ki, güneş ile ay, Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Bunlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatın sebebiyle tutulmaz. Sizler bu tutulmayı gördüğünüz zaman hemen Allah'a dua edin, tekbir alın, namaz kılın ve sadaka verin " buyurdu. Sonra da şunları söyledi: "Ey Muhammed ümmeti, Allah'a yemin ederim ki, erkek kulunun veya kadın kulunun zina etmesi sebebiyle Allah Taâlâ kadar kıskanç olan hiçbir kimse yoktur. Ey Muhammed ümmeti, Allah'a yemin ederim ki, benim bildiğimi bilseniz muhakkak az güler çok ağlardınız"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 2, 1/395
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Doğa Tasavvuru, Tabiat hadiseleri karşısında gösterilen tavır
Namaz, Kusûf namazı
Yardımseverlik, yardımlaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7659, B001046
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ ح وَحَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَنْبَسَةُ قَالَ حَدَّثَنَا يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُرْوَةُ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ خَسَفَتِ الشَّمْسُ فِى حَيَاةِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَخَرَجَ إِلَى الْمَسْجِدِ فَصَفَّ النَّاسُ وَرَاءَهُ ، فَكَبَّرَ فَاقْتَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، ثُمَّ كَبَّرَ فَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقَامَ وَلَمْ يَسْجُدْ ، وَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، هِىَ أَدْنَى مِنَ الْقِرَاءَةِ الأُولَى ، ثُمَّ كَبَّرَ وَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، وَهْوَ أَدْنَى مِنَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ . ثُمَّ سَجَدَ ، ثُمَّ قَالَ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِثْلَ ذَلِكَ ، فَاسْتَكْمَلَ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ فِى أَرْبَعِ سَجَدَاتٍ ، وَانْجَلَتِ الشَّمْسُ قَبْلَ أَنْ يَنْصَرِفَ ، ثُمَّ قَامَ فَأَثْنَى عَلَى اللَّهِ بِمَا هُوَ أَهْلُهُ ثُمَّ قَالَ « هُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَافْزَعُوا إِلَى الصَّلاَةِ » . وَكَانَ يُحَدِّثُ كَثِيرُ بْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - كَانَ يُحَدِّثُ يَوْمَ خَسَفَتِ الشَّمْسُ بِمِثْلِ حَدِيثِ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ . فَقُلْتُ لِعُرْوَةَ إِنَّ أَخَاكَ يَوْمَ خَسَفَتْ بِالْمَدِينَةِ لَمْ يَزِدْ عَلَى رَكْعَتَيْنِ مِثْلَ الصُّبْحِ . قَالَ أَجَلْ لأَنَّهُ أَخْطَأَ السُّنَّةَ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab; (T) Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Peygamber'in (sav) eşi Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Peygamber (sav) hayattayken güneş tutuldu. Peygamber (sav) hemen mescide çıktı. İnsanlar O'nun arkasında saf tuttular. Rasulullah (sav) Allâhu Ekber diyerek tekbir getirdi, ardından uzun uzun Kur'ân okudu. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû yaptı. Sonra Semiallâhu li men hamideh deyip doğruldu. Secdeye gitmedi ve uzun bir kıraat yaptı. Bu kıraati ilk kıraatten daha kısaydı. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû' daha yaptı. Bu ikinci rükûsu ilkinden daha kısaydı. Sonra Semiallâhu litnen hamidehu, Rabbena ve leke'l-hamdu dedi. Sonra secde yaptı. Bu secdeden sonra sonuncu rekatı da ilki gibi kıldı. Böylece Peygamber dört secde içinde dört rukûyu tamamladı. Namazdan çıkmadan önce de güneş açıldı. Sonra Rasulullah (sav) hutbe vermek üzere ayağa kalktı ve layık olduğu sıfatlarla Allah'a sena etti. Bundan sonra da: "Güneş ile ay Allah 'in ayetlerinden iki ayettir. Onlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatından dolayı tutulmazlar. Siz bunların tutulmalarını gördüğünüzde hemen namaza sığınınız" buyurdu.
Kesîr b. Abbâs dedi ki: Abdullah b. Abbas (ra) "Güneşin tutulduğu gün" hadisini, Urve'nin Aişe'den rivayet ettiği hadis gibi rivayet ederdi. ez-Zührî dedi ki: Ben Urve'ye: Senin kardeşin Abdullah b. Zübeyr Medine'de güneş tutulduğu gün sabah namazı gibi kıldı; iki rekattan fazla kılmadı, dedim. Urve: Evet, öyle yaptı; çünkü o sünnet denk ettiremedi, dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 4, 1/396
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7695, B001066
Hadis:
وَقَالَ الأَوْزَاعِىُّ وَغَيْرُهُ سَمِعْتُ الزُّهْرِىَّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - أَنَّ الشَّمْسَ خَسَفَتْ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَبَعَثَ مُنَادِيًا بِالصَّلاَةُ جَامِعَةٌ ، فَتَقَدَّمَ فَصَلَّى أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ فِى رَكْعَتَيْنِ وَأَرْبَعَ سَجَدَاتٍ . وَأَخْبَرَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ نَمِرٍ سَمِعَ ابْنَ شِهَابٍ مِثْلَهُ . قَالَ الزُّهْرِىُّ فَقُلْتُ مَا صَنَعَ أَخُوكَ ذَلِكَ ، عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الزُّبَيْرِ مَا صَلَّى إِلاَّ رَكْعَتَيْنِ مِثْلَ الصُّبْحِ إِذْ صَلَّى بِالْمَدِينَةِ . قَالَ أَجَلْ ، إِنَّهُ أَخْطَأَ السُّنَّةَ . تَابَعَهُ سُفْيَانُ بْنُ حُسَيْنٍ وَسُلَيْمَانُ بْنُ كَثِيرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ فِى الْجَهْرِ.
Tercemesi:
Bize el-Evzâî ve başkaları, ona ez-Zührî, ona Urve, ona da Aişe (r.anha) şöyle demiştir:
Peygamber (sav) zamanında güneş tutuldu. Peygamber (sav) de, cemaatle namaza hazır diyerek çağırmak üzere üzere münadi gönderdi. Sonra da öne geçti ve iki rekat içinde dört rükû ile dört secde yaparak, kusûf namazı kıldırdı.
Velid şöyle dedi: Bana Abdurrahman b. Nemir, ona da İbn Şihab bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir.
ez-Zührî dedi ki: Ben (Urve'ye hitaben:) Senin kardeşin böyle yapmadı. Kardeşin Abdullah b. Zübeyr Medine'de (kusûf) namazı kıldırdığı zaman, sabah namazı gibi iki rekat kıldırdı, dedi.
Urve: Evet, o sünnete hata etti, dedi. Kusûf namazında kıraati açıktan okumak hakkındaki bu hadisi, ez-Zuhrî'den rivayet etmekte Sufyan b. Hüseyin ile Süleyman b. Kesir, İbn Nemir'e mutâbaat etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 19, 1/400
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
6. Muhammed b. Mihran el-Cemmal (Muhammed b. Mihran)
Konular:
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
278476, B001046-3
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ ح وَحَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَنْبَسَةُ قَالَ حَدَّثَنَا يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُرْوَةُ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ خَسَفَتِ الشَّمْسُ فِى حَيَاةِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَخَرَجَ إِلَى الْمَسْجِدِ فَصَفَّ النَّاسُ وَرَاءَهُ ، فَكَبَّرَ فَاقْتَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، ثُمَّ كَبَّرَ فَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقَامَ وَلَمْ يَسْجُدْ ، وَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، هِىَ أَدْنَى مِنَ الْقِرَاءَةِ الأُولَى ، ثُمَّ كَبَّرَ وَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، وَهْوَ أَدْنَى مِنَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ . ثُمَّ سَجَدَ ، ثُمَّ قَالَ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِثْلَ ذَلِكَ ، فَاسْتَكْمَلَ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ فِى أَرْبَعِ سَجَدَاتٍ ، وَانْجَلَتِ الشَّمْسُ قَبْلَ أَنْ يَنْصَرِفَ ، ثُمَّ قَامَ فَأَثْنَى عَلَى اللَّهِ بِمَا هُوَ أَهْلُهُ ثُمَّ قَالَ « هُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَافْزَعُوا إِلَى الصَّلاَةِ » . وَكَانَ يُحَدِّثُ كَثِيرُ بْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - كَانَ يُحَدِّثُ يَوْمَ خَسَفَتِ الشَّمْسُ بِمِثْلِ حَدِيثِ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ . فَقُلْتُ لِعُرْوَةَ إِنَّ أَخَاكَ يَوْمَ خَسَفَتْ بِالْمَدِينَةِ لَمْ يَزِدْ عَلَى رَكْعَتَيْنِ مِثْلَ الصُّبْحِ . قَالَ أَجَلْ لأَنَّهُ أَخْطَأَ السُّنَّةَ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab; (T) Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Peygamber'in (sav) eşi Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Peygamber (sav) hayattayken güneş tutuldu. Peygamber (sav) hemen mescide çıktı. İnsanlar O'nun arkasında saf tuttular. Rasulullah (sav) Allâhu Ekber diyerek tekbir getirdi, ardından uzun uzun Kur'ân okudu. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû yaptı. Sonra Semiallâhu li men hamideh deyip doğruldu. Secdeye gitmedi ve uzun bir kıraat yaptı. Bu kıraati ilk kıraatten daha kısaydı. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû' daha yaptı. Bu ikinci rükûsu ilkinden daha kısaydı. Sonra Semiallâhu litnen hamidehu, Rabbena ve leke'l-hamdu dedi. Sonra secde yaptı. Bu secdeden sonra sonuncu rekatı da ilki gibi kıldı. Böylece Peygamber dört secde içinde dört rukûyu tamamladı. Namazdan çıkmadan önce de güneş açıldı. Sonra Rasulullah (sav) hutbe vermek üzere ayağa kalktı ve layık olduğu sıfatlarla Allah'a sena etti. Bundan sonra da: "Güneş ile ay Allah 'in ayetlerinden iki ayettir. Onlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatından dolayı tutulmazlar. Siz bunların tutulmalarını gördüğünüzde hemen namaza sığınınız" buyurdu.
Kesîr b. Abbâs dedi ki: Abdullah b. Abbas (ra) "Güneşin tutulduğu gün" hadisini, Urve'nin Aişe'den rivayet ettiği hadis gibi rivayet ederdi. ez-Zührî dedi ki: Ben Urve'ye: Senin kardeşin Abdullah b. Zübeyr Medine'de güneş tutulduğu gün sabah namazı gibi kıldı; iki rekattan fazla kılmadı, dedim. Urve: Evet, öyle yaptı; çünkü o sünnet denk ettiremedi, dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 4, 1/396
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Kesir b. Abbas (Kesir b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
278477, B001046-4
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ ح وَحَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَنْبَسَةُ قَالَ حَدَّثَنَا يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُرْوَةُ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ خَسَفَتِ الشَّمْسُ فِى حَيَاةِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَخَرَجَ إِلَى الْمَسْجِدِ فَصَفَّ النَّاسُ وَرَاءَهُ ، فَكَبَّرَ فَاقْتَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، ثُمَّ كَبَّرَ فَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقَامَ وَلَمْ يَسْجُدْ ، وَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، هِىَ أَدْنَى مِنَ الْقِرَاءَةِ الأُولَى ، ثُمَّ كَبَّرَ وَرَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ، وَهْوَ أَدْنَى مِنَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ، ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ . ثُمَّ سَجَدَ ، ثُمَّ قَالَ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِثْلَ ذَلِكَ ، فَاسْتَكْمَلَ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ فِى أَرْبَعِ سَجَدَاتٍ ، وَانْجَلَتِ الشَّمْسُ قَبْلَ أَنْ يَنْصَرِفَ ، ثُمَّ قَامَ فَأَثْنَى عَلَى اللَّهِ بِمَا هُوَ أَهْلُهُ ثُمَّ قَالَ « هُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَافْزَعُوا إِلَى الصَّلاَةِ » . وَكَانَ يُحَدِّثُ كَثِيرُ بْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - كَانَ يُحَدِّثُ يَوْمَ خَسَفَتِ الشَّمْسُ بِمِثْلِ حَدِيثِ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ . فَقُلْتُ لِعُرْوَةَ إِنَّ أَخَاكَ يَوْمَ خَسَفَتْ بِالْمَدِينَةِ لَمْ يَزِدْ عَلَى رَكْعَتَيْنِ مِثْلَ الصُّبْحِ . قَالَ أَجَلْ لأَنَّهُ أَخْطَأَ السُّنَّةَ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab; (T) Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Peygamber'in (sav) eşi Aişe şöyle rivayet etmiştir:
Peygamber (sav) hayattayken güneş tutuldu. Peygamber (sav) hemen mescide çıktı. İnsanlar O'nun arkasında saf tuttular. Rasulullah (sav) Allâhu Ekber diyerek tekbir getirdi, ardından uzun uzun Kur'ân okudu. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû yaptı. Sonra Semiallâhu li men hamideh deyip doğruldu. Secdeye gitmedi ve uzun bir kıraat yaptı. Bu kıraati ilk kıraatten daha kısaydı. Sonra Allâhu Ekber deyip uzun bir rükû' daha yaptı. Bu ikinci rükûsu ilkinden daha kısaydı. Sonra Semiallâhu litnen hamidehu, Rabbena ve leke'l-hamdu dedi. Sonra secde yaptı. Bu secdeden sonra sonuncu rekatı da ilki gibi kıldı. Böylece Peygamber dört secde içinde dört rukûyu tamamladı. Namazdan çıkmadan önce de güneş açıldı. Sonra Rasulullah (sav) hutbe vermek üzere ayağa kalktı ve layık olduğu sıfatlarla Allah'a sena etti. Bundan sonra da: "Güneş ile ay Allah 'in ayetlerinden iki ayettir. Onlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatından dolayı tutulmazlar. Siz bunların tutulmalarını gördüğünüzde hemen namaza sığınınız" buyurdu.
Kesîr b. Abbâs dedi ki: Abdullah b. Abbas (ra) "Güneşin tutulduğu gün" hadisini, Urve'nin Aişe'den rivayet ettiği hadis gibi rivayet ederdi. ez-Zührî dedi ki: Ben Urve'ye: Senin kardeşin Abdullah b. Zübeyr Medine'de güneş tutulduğu gün sabah namazı gibi kıldı; iki rekattan fazla kılmadı, dedim. Urve: Evet, öyle yaptı; çünkü o sünnet denk ettiremedi, dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kusûf 4, 1/396
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Kesir b. Abbas (Kesir b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Anbese b. Halid el-Kuraşi (Anbese b. Halid b. Yezid b. Ebu Nicad)
6. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Namaz, Kusûf namazı